İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile İngiltere İşçi Partisi lideri Keir Starmer, gerçekleştirilen bir telefon görüşmesinde önemli konuları ele aldılar. Bu görüşme, iki liderin ülkeleri arasındaki güvenlik ve savaş malzemeleri satışıyla ilgili bazı hassas meseleleri gündeme getirmesi açısından dikkat çekti.
Görüşmeye dair ayrıntılar, İsrail Başbakanlık Basın Ofisi tarafından kamuoyuyla paylaşıldı. Görüşmenin ana gündem maddelerinden biri, İngiltere’nin İsrail’e uyguladığı silah satış ambargosuydu. Starmer, aynı zamanda İngiltere vatandaşlığı bulunan İsrailli Emiy Damari’nin, Hamas ile yapılan esir takası mutabakatı çerçevesinde serbest bırakılması dolayısıyla Netanyahu’ya teşekkürlerini iletti.
Netanyahu’nun, görüşme sırasında Starmer’a İngiltere’nin, İsrail’e yönelik bazı silah satış izin lisanslarını askıya aldığına yönelik endişelerini ilettiği bildirildi. Starmer’ın da bu durumla ilgili değerlendirme yapılmış olduğunu Netanyahu’ya aktardığı ifade edildi.
Geçtiğimiz günlerde, İngiltere, İsrail’e sağlanan toplamda 350 silah satış izin lisansından yalnızca 30’unu askıya almıştı. Bu kısmi ambargo, Londra’nın, Tel Aviv’e olan askeri satışlarını daha sıkı bir şekilde denetleme çabalarının bir parçası olarak öne çıkıyor. Ancak, askıya alınan bu lisansların içinde, İsrail’in sahip olduğu F-35 savaş jetlerinin İngiltere menşeli bileşenleri yer almıyor. Bu durum, İngiltere’nin İsrail ordusu ile ilişkilerini etkileme potansiyeli taşırken, aynı zamanda bölgedeki askeri dengeleri de gözetiyor.
F-35 jetlerinin bileşenlerinin, İsrail’in Gazze’yi bombalamak üzere kullandığı jetlerin yaklaşık yüzde 15’ini oluşturduğu tahmin edilmektedir. Dolayısıyla, bu bileşenlerin askeri operasyonlarda ne derece etkili olduğu ve İngiltere’nin bu noktada nasıl bir tutum alacağı merak ediliyor. İngiltere’nin İsrail ordusu için sağladığı söz konusu ekipmanlar, iki ülke arasındaki askeri işbirliğinin en kritik unsurlarından birini teşkil ediyor.
Sonuç olarak, Netanyahu ve Starmer arasındaki bu telefon görüşmesi, sadece bireysel konuları değil, iki ülkenin gelecekteki ilişkilerini de derinden etkileyebilecek unsurları barındırıyor. Silah ambargosunun durumu ve olası gelişmeler, iki liderin önümüzdeki günlerde nasıl bir strateji izleyeceklerini belirleyecektir. Bu durum, uluslararası diplomasi açısından da dikkate değer bir meseledir ve bölgedeki askeri dengeleri doğrudan etkileme potansiyeline sahiptir.