Rusya-Ukrayna savaşı, pek çok ülkeyi etkilemeye devam ediyor ve bu süreçte enerji piyasasında önemli değişiklikler yaşanıyor. Son olarak, Rus enerji devi Gazprom, Moldova’nın ithal ettiği Rus gazı için yaptığı borç ödemelerinin gerçekleşmediğini duyurdu. Bu durum, enerji ticareti ve güvenliği açısından kritik bir meseleyi gündeme getiriyor.
Gazprom’un resmi açıklamasında, Moldova’nın doğalgaz şirketi Moldovagaz’ın, Gazprom ile mevcut sözleşme yükümlülüklerini sık sık yerine getirmediği vurgulandı. Bu durumun sürdürülemez olduğu belirtilerek, Moldova’ya yönelik gaz sevkiyatında önemli bir değişiklik yapılacağı ifade edildi. 1 Ocak 2025 itibarıyla, Türkiye Saati ile (TSİ) 08.00’den itibaren Gazprom’un Moldova’ya doğalgaz sevkiyatını günde 0 metreküple sınırlama kararı alındı.
Özellikle, Gazprom’un Moldova’ya her yıl yaklaşık 2 milyar metreküp doğalgaz gönderdiği dikkate alındığında, bu durumun Moldova üzerindeki etkileri oldukça büyük olacaktır. Moldova, enerji ihtiyacının büyük bir kısmını Rus doğalgazından karşılamaktaydı. Birçok Avrupa ülkesinin Rusya ile olan doğalgaz ticaretinin durmuş olması sebebiyle Moldova’nın bu kaynak kaybı ciddi bir sorun olarak öne çıkmaktadır. Ülke, enerji çeşitliliğine geçiş yapmaya çalışırken, bu tür kayıplar, siyasi ve ekonomik istikrarı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
Ukrayna savaşı sonrasında, Rusya’nın enerji politikaları ve Avrupa’nın enerji güvenliği konularında giderek daha fazla tartışma yaşanmaya başlandı. Birçok Avrupa ülkesi, bağımlılığını azaltmak için alternatif enerji kaynaklarına yönelme çabası içindeyken, Moldova gibi ülkelerin durumu daha da zorlaşmaktadır. Gazprom’un aldığı bu karar, enerji arzının güvenliği açısından bir darbe niteliği taşıyor ve Moldova’nın acil bir çözüm bulması gerekecektir.
Sonuç olarak, Rusya-Ukrayna savaşı, enerji pazarında yeni dinamikler oluştururken, Gazprom ile Moldova arasındaki yaşanan bu kriz, sadece Moldova’nın değil, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkelerin de enerji stratejilerini etkileyecek bir durum olarak ortaya çıkıyor. Moldova’nın enerji tedarikinde sürdürülebilir ve güvenilir alternatifler arayışına girmesi, hem iç istikrarı sağlamak hem de dış ilişkilerini güçlendirmek adına kritik bir hale gelmiştir.
