Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, 2024 yılının Aralık ayında ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın liderliğinde Sudan’daki gelişmelere dair üst düzey bir oturum gerçekleştirmiştir. Bu oturumda Blinken, Sudan’da devam eden insani krizin endişe verici boyutlara ulaştığını vurgulayarak, taraflara bu krizin hafifletilmesi için sorumluluk almaları gerektiği çağrısını yapmıştır.
Blinken, Sudan’daki durumu, “dünyanın en kötü insani krizlerinden biri” olarak tanımlamış ve her gün yaşanan yeni vahşetler, hastanelere ve pazar yerlerine yapılan saldırılar, yargısız infazlar ve özellikle kadın ve kız çocuklarına yönelik cinsel şiddet olaylarını aktarmıştır. Sudan’da her iki saatte bir çocuğun açlıktan hayatını kaybettiği belirtilmiş ve bu trajedinin etkilerinin Sudan sınırlarıyla sınırlı kalmayacağı ifade edilmiştir.
ABD Dışişleri Bakanı, Sudan’daki insani krizin ciddiyetini belirtirken, 3 milyondan fazla Sudanlının ülkelerini terk etmek zorunda kaldığına da dikkat çekmiştir. Bu durumun düzeltilmesi için BM Güvenlik Konseyi’nin acil bir şekilde harekete geçmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca, Blinken, bu oturumda 200 milyon dolar daha ilave insani yardım yapacaklarını açıklamıştır, bununla birlikte yardımların sağlıklı bir şekilde ulaştırılabilmesi için her iki tarafın önündeki engellerin kaldırılması gerektiğinin altını çizmiştir.
Blinken, insani yardımların dağıtımı için gerekli insani koridorların oluşturulmasının ve korunmasının önemine değinmiştir. Bu konularda daha önce Sudan konusundaki bir BMGK tasarısının Rusya tarafından veto edildiğine de işaret ederek, Moskova’ya eleştirilerde bulunmuştur. Blinken, “Herhangi bir ülkenin, Afrika’daki en büyük savaşı körüklemeye devam ederken Afrika uluslarını önemsemesi absürt ve kabul edilemez. Etkili bir şekilde savaşı sona erdirmek için çaba göstermelisiniz.” şeklinde ifadelerde bulunmuştur.
Sudan’da 15 Nisan 2023’ten bu yana, Sudan ordusu ile bir zamanlar onunla birlikte hareket eden Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında, askeri reform ve entegrasyon gibi konularda anlaşmazlıklar nedeniyle şiddetli çatışmalar yaşanmaktadır. Bu çatışma, sürdürülen çözüm girişimlerinin sonuç vermemesi neticesinde daha da derinleşmiştir.
Birleşmiş Milletler’in verilerine göre, bu çatışmalar sonucunda 20 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, 3 milyondan fazla Sudanlı ülkesini terk etmek zorunda kalmış ve 9 milyona yakın kişi ülke içinde yerinden edilmiştir. Ayrıca, 25 milyondan fazla kişi insani yardıma muhtaç durumdadır. Bu dramatik tablo, Sudan’daki iç karışıklığın ve insani krizin ciddiyetini bir kez daha gözler önüne sermektedir.