Suriye’de tarihi anların yaşandığı bir dönüm noktasında, uzun bir süre boyunca duraklama dönemine giren çatışmaların ardından 27 Kasım’da başlayan büyük bir yürüyüşle muhalif güçler, başkent Şam’ı ele geçirmeyi başardı. Bu gelişme ile birlikte, 61 yıllık Baas rejimi de sona ermiş oldu ve bu durum, Esad yönetimini derinden sarstı.
Esad ve ailesinin rejim çöktükten sonra Rusya’ya sığınmak için kaçtıkları bildirildi. Bu olay, Suriye’nin içindeki çatışmaların gidişatını değiştiren önemli bir dönüm noktası oldu. Esad yönetiminin sona ermesiyle birlikte, Suriye’de birçok mahkumun serbest bırakılması süreci hızlandı. Artık mahkumların özgürlüğüne kavuşması yanında, rejim döneminde yaşanan korkunç uygulamalar da gün yüzüne çıkmaya başladı.
Esad rejimi, muhaliflere karşı uyguladığı insanlık dışı işkencelerle de gündeme geliyordu. Bu bağlamda, mahkumların yaşadığı işkencelerin detayları ortaya çıkmaya başladı. Muhaliflerin hakimiyet kazanması ile birlikte, mahkumların kurtarılması sürecinin yanı sıra, bu işkencecilerin yakalanıp yargılanması konusundaki çalışmalar da hız kazandı. Bu süreçte, birçok işkenceci komutanın hesap vermesi bekleniyor.
Bu işkencelerden birinin figürü olarak karşımıza çıkan komutan Telal Al-Dakkak, Esad rejiminin saflarında savaşarak, muhaliflere acımasızca işkenceler uygulayan bir sima haline gelmiştir. Al-Dakkak, muhalifleri çeşitli işkencelere tabi tutarken, aynı zamanda bu mahkumları “aslanlarına” yem etmekle tehdit ediyordu. Bu durum, onun ne kadar zalim bir kanaat önderi olduğunu gözler önüne seriyor.
Özellikle muhalefetin tarihi ilerleyişi esnasında, işkence görmiş pek çok mahkumun kurtarılması ve işkenceci suçluların cezalandırılması için yürütülen çalışmalar dikkat çekiyor. Edinilen bilgilere göre, Telal Al-Dakkak’ın yakalanarak yargılanması süreci ilerliyor ve kendisinin infaz edileceği duyuruldu. İnfaz için Hama’daki Asi Meydanı’nda hazırlıklar devam ediyor.
Bu gelişmeler, Suriye’deki mevcut durumu tamamen değiştirmekte ve muhalif güçlerin zaferinin ne denli büyük sonuçlar doğurduğunu göstermektedir. Esad yönetiminin sona ermesi, Suriye halkı için yeni bir umut ışığı olarak görünmekle birlikte, sokaklarda yaşanan infazlar ve işkence skandallarının üstüne gidilmesi gereken bir gerçek olarak önümüzde durmaktadır. Gelecek süreç, bu işkencecilerin nasıl hesap vereceği ve Suriye’de kalıcı bir barışın nasıl sağlanacağı konusunda oldukça kritik bir dönem olacaktır.