Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinin haberine göre, Berlin yönetimi, Rusya’dan gelebilecek nükleer tehditlere karşı kapsamlı bir savunma planı üzerinde çalışmaktadır. Bu stratejik yaklaşım, günümüzde Avrupa’daki güvenlik dinamiklerinin değişmesiyle daha da kritik hale gelmiştir. Uzun süreli bir tehdit olarak algılanan Rusya’nın durumu, Almanya’nın askeri hazırlıklarını gözden geçirmesine yol açıyor.
“OPERASYON DEUTSCHLAND”
Almanya’nın geliştirdiği bu kapsamlı plan “Operasyon Deutschland” olarak adlandırılmaktadır. Bu planda, NATO müttefiklerinin desteğiyle 800 bine kadar askerin Ukrayna’ya konuşlandırılması gibi farklı askeri senaryolar dikkate alınmaktadır. Olası askeri eylemlere karşı bir dizi strateji geliştiren bu belge, Almanya’nın ne derece önemli bir askeri güç olarak ortaya çıkacağının ipuçlarını taşıyor.
Ayrıca, 1.000 sayfalık belgede, askeri durumlara yönelik ayrıntılı stratejiler ve yönergeler sunulmaktadır. Bu kapsamda, kritik altyapının korunmasına yönelik alınması gereken önlemler, savunma veya kriz durumlarında izlenecek adımlar gibi birçok detay, planın merkezinde yer almaktadır. Özellikle, ABD kuvvetlerinin olası bir müdahalede nasıl bir rol alacağına dair değerlendirmeler de belge içeriğinde bulunmaktadır.
ALMANYA LOJİSTİK MERKEZ GÖREVİ GÖRECEK
Belgeye göre, NATO’nun doğu kanadında artan bir gerginlik durumunda Almanya, birliklerin, askeri teçhizatın, gıda malzemelerinin ve tıbbi yardımın transferi için önemli bir lojistik merkez görevi görecektir. Bu durum, ülkenin askeri kapasitesinin yanı sıra, stratejik konumunu da artırmaktadır.
Hamburg’daki bir toplantıda, Hamburg Bölge Komutanlığı Başkanı ve Yarbay Jörn Plischke, iş dünyasına kamyon şoförlüğü gibi krizle ilgili beceriler konusunda çalışanları eğitmeleri tavsiyesinde bulundu. Plischke, “Almanya’daki kamyon şoförlerinin yüzde yetmişi Doğu Avrupalı. Savaş durumunda, ülkede olmayabilirler” diyerek, personel teminindeki olası sorunlara dikkat çekti.
Ayrıca, işletmelere dizel jeneratörler aracılığıyla otonom güç kaynakları sağlamak da dahil olmak üzere acil eylem planları oluşturma çağrısında bulunuldu. Hamburg’da ticaret, sanayi ve tarım temsilcileriyle gerçekleştirilen görüşmeler de bu hazırlıklara katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Benzer girişimler ise ülke genelinde de yaygın bir şekilde sürdürülmektedir.
Yarbay Jörn Plischke, Rusya’nın 4 ila 5 yıl içinde daha batıya saldırmaya istekli ve yetenekli olacağını ifade etti. Plischke, “Rusya şu anda ayda 25 savaş tankı, Almanya ise yılda 3 tank üretiyor” diyerek, iki ülke arasındaki askeri üretim hızına dair endişelerini dile getirdi. Bu durum, Almanya’nın savunma sanayini yeniden gözden geçirmesi gerektiğine dair önemli bir uyarı niteliği taşıyor.
