ABD’li siyahi Müslüman aktivist El Hac Malik el Shabazz, daha çok bilinen adıyla Malcolm X’in ailesi, liderin ırkçılık karşıtı çalışmalarının sona ermesinin ardından hayatına son veren suikast ile ilgili olarak, ABD hükümeti, Adalet Bakanlığı, Merkez Haber Alma Teşkilatı (CIA), Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve New York Polis Teşkilatı (NYPD) aleyhine 100 milyon dolarlık dava açtı. Bu önemli dava, suikastın gerekçeleri ve etkileri üzerine uzun yıllar süren tartışmaların yeniden gündeme gelmesine neden oldu.
New York’ta gerçekleştirilen basın toplantısı, “Malcolm X ve Dr. Betty Shabazz Anıtı ve Eğitim Merkezi”nde toplandı ve Malcolm X’in ailesinin avukatlığını üstlenen Ben Crump ve ekibi tarafından yapıldı. Bu toplantıda, Malcolm X’in suikastının önceden bilindiği halde önlem alınmaması ile ilgili iddialar gündeme geldi. Avukat Crump, “Malcolm X’i öldürmek için bir komplo kurulduğuna inanıyoruz ve bunun zihinsel sorumluluğunu üstlenemeyen ABD hükümeti ve ilgili kurumlara karşı 100 milyon dolarlık davamızı resmen duyuruyoruz.” şeklinde bir açıklamada bulundu.
Crump, sunumunda önemli kanıtlar ortaya koyacaklarını ve bu kanıtların, Malcolm X cinayetinin aydınlatılması için kritik bir rol oynayacak nitelikte olduğunu vurguladı. Ayrıca, cinayetin işlendiği odada 9 gizli polis memurunun bulunduğu bilgisinin altını çizen Crump, olayın üzerindeki devlet müdahalesinin büyüklüğünü gözler önüne serdi. “Eugene Roberts gibi polis memurları, siyah direniş örgütlerine sızmakla görevliydiler ve bu durum, Malcolm X’in suikastını aydınlatacak birçok kanıta ulaşmamızı sağlayacak.” ifadelerini kullandı.
Basın toplantısında yer alan Malcolm X’in kızı İlyasah Shabazz, o gün yaşanan olayları ve ailesinin yaşadığı zorlukları paylaştı. İlyasah, babasının suikastinden önceki dönemde evlerinin kundaklanması ve kız kardeşleriyle gittiği kreşe bombalı saldırılar düzenlenmesi gibi olayları anlatarak, bu dava sürecinde adalet arayışlarında kendilerini yalnız hissetmediklerini ifade etti. İlyasah Shabazz, “5 kız kardeşim adına, babamızın suikastı için adalet ararken, uzman bir hukuk ekibi ile burada olmaktan minnettarım. Gerçeğin tarihe kaydedilmesi adına mücadele ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Malcolm X, 21 Şubat 1965 yılında, 39 yaşındayken, Harlem’deki eski adıyla Audubon Ballroom olarak bilinen konferans salonunda konuşma yaptığı sırada, kimliği belirsiz kişiler tarafından vurularak yaşamını yitirmişti. Suikast sonrasında üç kişi tutuklanmış ancak uzun süre boyunca suikastin tam olarak arka planında neler olduğu netleşmemiştir. Hakkında suçlama yapılan Aziz Muhammed ve Halil İslam’ın durumu, 2020 yılında Netflix’te yayınlanan belgesel ile yeniden gündeme gelmiş ve bu belgeselde, suikasttin ardındaki gerçeklere dair önemli şüpheler dile getirilmiştir.
Kazandığı dava sonucunda, 20 yıl hapis yatan Muhammed’e 26 milyon dolar tazminat ödenmiş, 2009’da hayatını kaybeden İslam’ın ailesine ise 10 milyon dolar tazminat verilmiştir. Öte yandan, NYPD’nin eski polisi Raymond Wood’un yazdığı mektup da dikkat çekmektedir. Wood, bu mektubunda FBI’ın suikastın detaylarını örtbas ettiğini ve Malcolm X’in güvenlik ekibi üyelerinin suikasttan birkaç gün önce tutuklanabilmeleri için suç işlemesi yönünde zorlandığını belirtmiştir. Tüm bu gelişmeler, Malcolm X suikastinin arka planındaki karanlık noktaların gün