G-QXXHXL9JW0
USD34,24
EURO37,29
CNY4,81
GBP44,56
EURO/USD1,09
BIST8.968,74
Petrol72,62
GR. ALTIN3.060,81
BTC2.481.290,79

İsrail’in Lübnan Saldırıları: Savaş Suçları ve İnsani Kriz!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İsrail, Orta Doğu’daki çatışmalarını genişletmeyi planlıyor. 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana, Gazze’de 43 binden fazla sivilin hayatını kaybetmesi üzerine, İsrail şimdi de Lübnan’a yöneldi. Lübnan’da, masum insanları hedef alan İsrail saldırılarının uluslararası hukuk kapsamında savaş suçu olarak değerlendirilebileceği ifade ediliyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), bu konudaki bulgularını kamuoyuyla paylaştı ve İsrail’in Lübnan’daki saldırılarını mercek altına aldı.

HRW’nin açıklamalarında, 3 Ekim’de Beyrut’un merkezi olan Başura Mahallesi’nde bulunan bir sivil savunma merkezine ve 4 Ekim’de de Lübnan’ın güneyinde yer alan Marcayun Hastanesi girişi yakınındaki bir ambulansa yönelik saldırıların yanı sıra Bint Cübeyl kasabasındaki Şehit Salah Gandur Hastanesi’ne yapılan saldırıların incelendiği belirtildi. Bu üç saldırı, örtülü bir insanlık suçu olarak tanımlandı ve ciddi şekilde eleştirildi.

Açıklamada ayrıca, HRW’nin 7 Ekim’de İsrail ordusuna saldırılarla ilgili bir mektup göndermesi ancak cevap alamaması dikkat çekti. Bu mektupta, İsrail’in Lübnan’da sağlık personeline, ambulanslara ve sağlık tesislerine yönelik düzenlediği saldırıların 14 sağlık görevlisinin ölümüne neden olduğu ve bu saldırıların açıkça savaş suçu içerdiği vurgulandı.

HRW’nin belgelerinde, İsrail hükümetinin Hizbullah’ın ambulansları ve hastaneleri askeri amaçlarla kullandığını iddia ettiğine, fakat bu iddiaların doğruluğunu kanıtlayacak herhangi bir delil bulunmadığına dikkat çekildi. Yani, bu tesislerin uluslararası insancıl hukuk kapsamında korunması gereken statülerinden mahrum bırakılması için yeterli bir gerekçe olmadığı ifade edildi.

Ayrıca, İsrail’in 25 Ekim tarihine kadar geçen süre içerisinde Lübnan’da en az 163 sağlık ve sivil savunma çalışanını öldürdüğü, 158 ambulans ile 55 hastaneye zarar verdiği belirtiliyor. Bu durum, sağlık tesislerine yönelik yapılan saldırılar için herhangi bir askeri gerekçe bulunmamasının, bu eylemleri hukuka aykırı hale getirdiğine işaret ediyor. Özellikle, tıbbi tesislere yönelik saldırılar eğer kasten veya pervasızca gerçekleştiriliyorsa, hem savaş suçu anlamına geliyor hem de insanlık onuruna aykırı bir durum ortaya koyuyor.

Buna ek olarak, HRW, İsrail’in saldırılarının Lübnan’daki zayıf sağlık sistemini daha da kötüleştirdiğine dikkat çekti. Uluslararası topluma yönelik bir çağrı yapılarak, İsrail ordusunun sağlık çalışanlarına ve tesislerine yönelik hukuksuz saldırılarını derhal durdurması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, İsrail’in müttefiklerine de, verdikleri silahların ağır ihlallerde kullanılma riskini göz önünde bulundurarak buna yönelik silah transferlerini askıya almaları gerektiği hatırlatıldı.

Son olarak, Birleşmiş Milletler (BM)’nin, Lübnan ve İsrail’in kuzeyinde son dönemde yaşanan çatışmalara dair uluslararası bir soruşturma başlatması gerektiği vurgulandı. Bu tür bir girişimin, uluslararası toplumun sorumluluklarını yerine getirmesi açısından büyük önem taşıdığı belirtiliyor.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
İsrail’in Lübnan Saldırıları: Savaş Suçları ve İnsani Kriz!

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

G-QXXHXL9JW0
Giriş Yap

Haber Kontak ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!