İsrail ordusunun Gazze’de gerçekleştirdiği saldırılar sırasında bölgedeki sivil halka yönelik ciddi insan hakları ihlalleri devam ediyor. Gazze’deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, yaptığı açıklamalarda, özellikle Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nda insanları yerinden etmek ve sivil halkı zor durumda bırakmak amacıyla aç bırakma politikalarının uygulandığını belirtti. Basal, bu durumun dünya genelinde büyük bir endişe oluşturduğunu ifade etti.
Saldırıların başlamasından bu yana, sivil savunma ekiplerinin bazı Filistinli ailelere ulaştığını ve bu ailelerin 5 gündür yiyecek bulamadığını bildirdiğini aktaran Basal, İsrail’in sadece yerleşim yerlerini değil, aynı zamanda bölgedeki barınma merkezlerini de hedef alarak halkı göçe zorladığını dile getirdi. Ayrıca Basal, “girilmesi yasak bölge” olarak ilan edilen yerlere erişemediklerini, bu nedenle de acil yardım ve hizmet sunmanın imkânsız hale geldiğini vurguladı.
5 Ekim’de İsrail ordusunun Gazze’deki şiddetli saldırılarının başlamasıyla Cibaliya kampında 600’den fazla Filistinli’nin hayatını kaybettiği bildirilmektedir. Basal, bu dönemde sağlık sisteminin ciddi şekilde zarar gördüğünü ve bölgedeki sağlık ekiplerinin hizmet veremediğini ekledi. Yaralıların çoğunun Kemal Advan Hastanesi’ne getirildiğini ve tıbbi imkansızlıklar nedeniyle yaşamlarını yitirdiğini dile getirdi.
İsrail’in bu saldırıları, Gazze’nin kuzeyine yönelik yoğun hava bombardımanının ardından 6 Ekim’de kara saldırısına dönüşmüştür. Bu saldırının, “generallerin planı” olarak bilinen ve Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyinden zorla tahliye edilmesine yönelik hazırlıkların bir parçası olduğu düşünülmektedir. Bu planın amacı, bölgeyi hâkimiyeti altına almak için Filistinlilerin göç ettirilmesi ve ardından yerleşim yerleri oluşturulması olarak görülüyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, 7 Ekim’de sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliya ve Beyt Lahiya’da yaşayan Filistinlilerin bu bölgeleri boşaltmaları gerektiğini ifade etti. Adraee, Filistinlileri Gazze’nin güneyine, Mevasi bölgesine gitmeye davet etti. Bu bağlamda, hazırlanan haritanın, eski Operasyonlar Bölümü Başkanı General Giora Eiland’ın hazırladığı ve hükümete sunduğu “generallerin planı”yla benzerlik taşıdığı dikkat çekti.
“Generaller Planı” olarak adlandırılan bu strateji, Filistinlileri Gazze Şeridi’nin kuzeyinden zorla dışlamak ve ardından bölgenin kuşatılması, gıda, yakıt ve temiz su gibi temel insan ihtiyaçlarının girmesine engel olmayı amaçlamaktadır. Bu durumda, silahlı direnişçilerin ya teslim olmaları ya da ölümle yüzleşmeleri için baskı altında tutulması, bölgeyi terk etmeyen veya edemeyen Filistinlilere ise “düşman unsur” muamelesi yapılmasını içermektedir.
İsrail hükümeti, geçtiğimiz ay ortaya çıkan bu pla ile ilgili resmi bir açıklama yapmamış olsa da, yerel basında bu planın eylül ayında kabine tarafından incelendiği yönünde haberler çıkmıştır. Bu gelişmeler, Gazze’deki toplumsal yapıyı derinden etkileyen bir durum ortaya koymakta ve uluslararası toplumun bu durumu nasıl değerlendireceği konusunda önemli bir tartışma başlatmaktadır. Gazze halkının acil yardıma ihtiyaç duyduğu bu koşullarda, sivil savunma ve sağlık ekiplerinin erişim sağlama çabaları için uluslararası baskılar yapılması gerektiği vurgulanmaktadır.