Senegal’in başkenti Dakar’da, Avrupa Komisyonunun Uluslararası Ortaklıklardan Sorumlu Üyesi Jutta Urpilainen, gazetecilere yaptığı açıklamada, Senegal hükümetinin talebi üzerine Avrupa Birliği’nin (AB) bu ülkeden Avrupa’ya yönelen yasa dışı göçü engellemek amacıyla 30 milyon avroluk bir destek paketi onayladığını bildirdi. Bu destek paketi, Senegalli yetkililerin göçmenlere yardım etme kapasitesini artırmak ve insan kaçakçılığıyla mücadele etmek için kullanılacak.
AB, Senegal’in düzensiz göçle mücadelesine katkıda bulunmak üzere daha önce 5,75 milyon avroluk bir proje finanse etmekte. Senegal, özellikle Atlantik kıyısında yer aldığı için Avrupa’nın Afrika’ya en yakın noktalarından biri olan İspanya’nın Kanarya Adaları’na kaçak göçmenlerin en sık çıkış yaptığı yerlerden biri haline gelmiştir. Senegalli göçmenlerin yanı sıra, komşu ülkelerden gelen birçok kişi de derme çatma balıkçı tekneleri ile bu adalara ulaşmaya çalışmaktadır.
Senegalli gençler arasında giderek artan bu kaçak göç sorununu özetleyen bir ifade ise lokal dil olan Volofçada “Barça wala Barshak” şeklindedir; bu ifade, “Ya İspanya ya ölüm” anlamına gelir. Bu durumda gençler, yaşamak için tehlikeli bir yolculuğa çıkmayı tercih etmektedir. Dakar’dan Kanarya Adaları’na ulaşmak için ortalama 938 deniz mili (yaklaşık 1700 kilometre) kat etmek gerektiği ve bu yolculuğun 4 ila 7 gün sürdüğü belirtiliyor. Ancak bu süreç, birçok göçmenin hayatını tehlikeye atmalarıyla sonuçlanmakta.
Göç yolları genellikle Moritanya açıklarına kadar gitmekte ve bu noktada, yüzlerce kişiyi taşıyan teknelerin alabora olma riski oldukça yüksek. İspanyol sivil toplum örgütü olan Caminando Fronteras, Ocak ayından 31 Mayıs’a kadar Afrika’dan kaçak yollarla Avrupa’ya ulaşmaya çalışan 5 bin 54 kişinin hayatını kaybettiğini veya kaybolduğunu ifade etti. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre oldukça yüksek bir artış göstermektedir. Örgüt, her gün ortalama 33 kişinin kaybolduğunu veya yaşamını yitirdiğini vurgulamıştır.
Bu durum, göçmenlerin karşılaştığı tehlikelerin boyutunu ortaya koymaktadır. İnsan kaçakçılığı ve düzensiz göçle mücadele etmek için daha fazla kaynak ve destek gerekmektedir. Bu nedenle, AB’nin Senegal ile işbirliği yaparak bu konuda bir adım atması oldukça önemlidir. Toplumlar, göçmenlerin daha iyi şartlarda yaşaması ve insan kaçakçılığına maruz kalmamaları için çözümler aramalıdır.
Sonuç olarak, Afrika’dan Avrupa’ya giden göç yollarındaki riskler ve bu süreçte yaşanan kayıplar, insanlık dramının boyutlarını gözler önüne seriyor. Senegal’in uluslararası işbirlikleri bu durumu iyileştirmek için bir umut ışığı sunmakta, ancak halen alınması gereken çok yol bulunmaktadır. Bu mesele, sadece Senegal için değil, tüm Avrupa ve Afrika için kritik bir sorun olarak varlığını sürdürmekte.
