İsrail ordusunun Gazze ve Lübnan’da gerçekleştirdiği saldırılar, uluslararası kamuoyunun gündeminden düşmüyor. Bu süreçte, birçok masum insanın hayatını kaybettiği belirtirken, soykırımcı olarak nitelendirilen İsrail ordusuna yönelik Batı ülkelerinin sunduğu destek de dikkat çekiyor. Özellikle Almanya’nın, savaşın başlamasından itibaren İsrail’e mühimmat desteğini artırdığı ifade ediliyor.
Alman Haber Ajansı’nın (DPA) bildirdiğine göre, Almanya’nın Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanlığı, 13 Ekim 2023 tarihi itibarıyla, İsrail’e toplam 45,74 milyon avroluk silah ve askeri malzeme satışına onay verdi. Bakanlığın daha önce yaptığı duyurulara göre, bu yılın 21 Ağustos tarihine kadar da 14 milyon 460 bin avroluk silah ve askeri malzeme satışı onaylanmıştı. Bu gelişmeler ışığında, son 8 hafta içinde Almanya’nın İsrail’e toplam 31 milyon avro değerinde silah ve askeri malzeme sözü verdiği kaydedilmektedir.
Almanya’nın bu tutumu, uluslararası toplumda tartışmalara sebep oluyor. Hükümetin, silah ihracatına yönelik herhangi bir yasak olmadığını ve bu konuda güçlü bir destek sunduğunu vurgulayan raporlar hazırlanmış durumda. Bu bağlamda, söz konusu bakanlık raporlarında “İsrail’e silah ihracatı konusunda herhangi bir yasak söz konusu değildir” ifadesi yer alıyor. Bu açıklamalar, Almanya’nın krize yakından müdahil olduğunu gösteriyor.
Ayrıca, Bild gazetesinde yer alan bir habere göre, Almanya’nın satmayı planladığı silahların “soykırım için kullanılmayacağına” dair bir yazılı güvence talep ettiği ileri sürülüyor. İzlenen bu politika, Almanya’nın silahlarının kullanım amacını denetleme çabası olarak yorumlanıyor. İsrail’in bu talebe olumlu cevap verdiği ve güvence belgesini ilettiği de bildirildi. Bunun ardından, Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un mecliste yaptığı konuşmada, “İsrail’e silah sağladık ve sağlayacağız.” şeklindeki ifadeleri geniş bir yankı uyandırdı.
Almanya’nın bu hamleleri, ülkedeki politikaların ne denli tartışmalı olduğunu gözler önüne seriyor. Hükümetin silah desteklerinin artması, özellikle İnsan Hakları İzleme Örgütü gibi kuruluşların eleştirilerine maruz kalmasına sebep oluyor. Uluslararası insan hakları savunucuları, bu tür desteklerin faili meçhul savaş suçlarına ve insanlık suçlarına zemin hazırlayabileceği endişesini taşıyor.
Günümüzde, savaşlar yalnızca askeri cephelerde değil, aynı zamanda uluslararası politika, ekonomi ve insan hakları alanlarında da geniş yankılar buluyor. Almanya’nın aldığı bu silah satış kararları, yalnızca İsrail için değil, aynı zamanda Orta Doğu’daki genel istikrar açısından da önemli bir etken oluşturuyor. Bu süreçler içinde, bölgedeki gerilim ve çatışmaların artması, dünya üzerinde huzursuz bir atmosferi besliyor.
Sonuç olarak, Almanya’nın İsrail’e silah desteğini artırma kararı, askeri ve siyasi boyutlarıyla birlikte, uluslararası ilişkilerde ve insan hakları bağlamında ciddi tartışmalara yol açmaya devam ediyor. Bu durum, her ne kadar hükümet tarafından savunulsa da, birçok insan hakları savunucusu ve uluslararası örgüt, bu yardımların barışa ve istikrara katkı sağlamaktan çok, daha fazla trajediye yol açacağını belirtiyor.
