G-QXXHXL9JW0
USD34,64
%0.02
EURO36,61
%0.05
EURO/USD1,06
%-0.09
BIST9.639,77
%0
Petrol72,21
%-0.22
GR. ALTIN2.927,53
%-0.32
BTC3.308.900,16
%-0.36
  1. Haberler
  2. Gündem
  3. Kadın Cinayetlerinin Arttığı Ülkede Cezasızlık Çığlığı: İstanbul Sözleşmesi’ne Dönülmelidir!

Kadın Cinayetlerinin Arttığı Ülkede Cezasızlık Çığlığı: İstanbul Sözleşmesi’ne Dönülmelidir!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye, 2021 yılında, başını bir grup siyasi partinin çektiği kampanyalar neticesinde, Cumhurbaşkanı kararnamesi ile ‘Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ olarak bilinen İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi. Bu kararın gerekçesi olarak “İstanbul Sözleşmesi aile yapısına zarar veriyor” ifadeleri öne sürüldü. İktidar, İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesinin ardından gelen tepkilere karşı, mevcut yasaların “kadına yönelik şiddetle mücadelemizi yeterli bir biçimde sağladığı” yönünde açıklamalarda bulundu. Ancak, gerçek bu kadar basit değil…

BİR KRAVATA CEZA İNDİRİMİ

İstanbul Sözleşmesi’ne uyum amacıyla çıkarılan 6284 sayılı yasa, uygulanmadığı için etkisini göstermedi. Şiddet olaylarının önüne geçilemedi, bazı failler cezasızlıkla ödüllendirildi. Bazıları serbest bırakıldı ve “hafifletici sebepler” adına, şiddet eylemlerine bahane yaratıldı. Sözleşmenin iptal edilmesinin üzerinden geçen süre içinde 1089 kadın hayatını kaybetti. Sadece bir haftada 8 kadın öldürüldü. İktidar, artan kadın cinayetlerine karşı “Cezasızlık algısı yaratılmaya çalışılıyor” diyerek bu durumu görmezden gelse de, yurdun dört bir yanında sokağa dökülen kadınlar, şiddeti tolere eden iktidar politikalarına tepki gösterdi. Talepleri net: İstanbul Sözleşmesine dönülsün, 6284 sayılı kanun etkin bir şekilde uygulansın, katillerin serbest kalmasına yol açan infaz indirimleri kaldırılsın.

SEFERBERLİK ÇAĞRISI

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temsilcisi Nurhan Karahan, 6284 sayılı yasanın etkin bir biçimde uygulanması için seferberlik çağrısı yaptı. “AK Parti’yi ve kadın cinayetlerine göz yuman yetkilileri de yeneceğiz” diyen Karahan, sözlerine devam etti:

■ “15 yıldır bunun mücadelesini veriyoruz. Bakanlıklar açıklamada bulunuyor. Ne kadar güzeller değil mi? Kadınlar öldürülüyor, bakanlıklar taziye mesajları yayınlıyor. Kadınlar sizin taziye mesajlarınızı istemiyor. 6284’ü uygulayın. Emniyet ne yapıyor? Failleri serbest bırakıyor. İkbal’in şikayetleri vardı, ama 6284 uygulanmadı. İkbal korunamadı ve maalesef göz göre göre öldürüldü.”

GÖZ GÖRE GÖRE YAŞANIYOR

■ “Tüm bunlar tesadüf değil, maalesef göz göre göre yaşanıyor. Biz platform olarak 6284 seferberliği başlattık. Eğer 6284 etkin uygulanmazsa kadınlar yaşayamaz. Bakanlık, emniyet, savcılar kadınları korumuyor. Açıkça kadınların ölmesine göz yumuyor. Eğer seferberlikte birleşip 6284’ü uygulatabilirsek, kadınlar yaşayabilir.”

Hayatlarını kaybedenlerin isimleri: Sibel, Gülfer, Zehra, Ayşenur, İkbal Sonay, Bedriye, Pelin

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre, İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırıldığı 1 Temmuz 2021 ile aynı yılın Aralık ayı arasında 148 kadın, 2022 yılında ise 334 kadın, 2023 yılında da 315 kadın yaşamını yitirdi. 2024 yılı içinde ise ilk 10 ayda 292 kadın öldürüldü. Sadece Ekim ayında 7 günde 8 kadın katledildi.

Sibel Aygan (34), ayrıldığı Mustafa Yıldırım tarafından evinin önünde vuruldu. Gülfer Öter (50) ise evinin bahçesinde tartıştığı eşi tarafından vurularak öldürüldü. Zehra Gün (23), erkek arkadaşının evinde ölü bulundu. İkbal Uzuner (19) ve Ayşenur Halil (19), Semih Çelik’in saldırısına uğradı. Çelik, ilk önce Ayşenur’u sonra da İkbal’i vahşice katletti. Sonay Öztürk Aslan, kendi evinde erkek arkadaşı tarafından boğularak öldürüldü. Bedriye Işık (29), boşanma aşamasındaki eşi tarafından vuruldu. Manisa’da kaybolan Pelin Karaca’nın (21) cesedi, Uşak’ta gömülü olarak bulundu.

İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı bugün bunları konuşmazdık

TÜRKİYE Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, kadın ve çocuk cinayetlerinin faturası ülke için ağır sonuçlar doğurduğunu vurguladı. İstanbul Sözleşmesi’nin önleyici politikalar geliştiren bir mekanizma olduğunu belirten Güllü, sözlerine şunları ekledi:

RAHATSIZ OLMUYORLAR

■ “Sözleşmenin ilk aşaması politika. Son 10 yıldır, kadınları evlerine kapatan politikalarla karşılaşıyoruz. Kadınları yok sayan bir zihniyet destekleniyor. Tarikat ve cemaatlerle olan sıkı ilişkiler, kadınların kazanılmış haklarından feragat etmemize neden oluyor. Bunun sonucunda bir politikasızlık ortaya çıkıyor.”

■ “Sözleşmedeki ikinci aşama önleme. Önlemeye dair bir çaba görebiliyor muyuz? O zaman böyle olmasını istediklerini düşünmek zorundayız. Pınar Gültekin’in katledilmesinden, Narin’in çektiği şiddetten rahatsız olmadıkları oldukça açığa çıkıyor. O yüzden bu durum ‘algı’ değil, somut bir olgudur.”

BEDELİ VİCDANEN ÇOK AĞIR

■ “Sözleşmede koruma ve sonra da kovuşturma aşaması var. Bu taraf, daha şiddetli. Cezasızlık doğuran bir tavır faile cesaret verir. Her aşamasında bir sorumluluk var ama uygulanmadığı için bu durumla karşı karşıyayız. Uygulansaydı, bugün bu sorunları konuşmazdık. Bu oldukça acı bir durum, bedeli vicdanen ağırdır.”

Cezasızlık algısı değil cezasızlık olgusu var

CHP İstanbul İl Kadın Kolları, Beyoğlu’nda bir kadına cinsel saldırı girişiminde bulunan iki zanlı hakkında kamu davası açılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçe verdi. Dilekçenin tesliminin ardından CHP İstanbul Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun, şunları ifade etti: “Cezasızlık algısı değil, gerçek bir cezasızlık durumu var. Kadına ve çocuğa yönelik şiddetin her seferinde cezasız kalması, hepimizin bildiği bir gerçek. Bunu ‘algı’ diyerek geçiştiremeyiz. Tek çözüm yolumuz, İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden faaliyete geçirilmesi ve 6284 sayılı kanunun etkin bir şekilde uygulanmasıdır.”

“Üzgünüz” diyerek çekip gidemezsiniz

Güneş Akşahin (Genç Feministler Federasyonu Temsilcisi): AK Parti, bu coğrafyanın kadınlarına yaşattıklarını görüyor musunuz? Asıl sorun erkek egemen düzendir, toplumsal cinsiyet eşitsizliğidir. Eyy hükümet… Erkekleri desteklemekten vazgeçin. Bizim artık sabrımız kalmadı. Görevinizi yapmadıktan sonra ‘üzgünüz’ demekle iş bitmez. Bu ülkedeki kadınlar ve genç feministler, her zaman karşınıza çıkar ve sorumluluklarınızı yerine getirmediğinizi haykıracaklardır.”

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Kadın Cinayetlerinin Arttığı Ülkede Cezasızlık Çığlığı: İstanbul Sözleşmesi’ne Dönülmelidir!
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

G-QXXHXL9JW0
Giriş Yap

Haber Kontak ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!