Batılı ülkeler, İsrail ve Hizbullah arasındaki gerginliğin artmasıyla vatandaşlarına Lübnan’a seyahat uyarısında bulundu. Gerginlik her geçen gün artarak devam ediyor ve bu durum Amerika’dan sonra birçok Batı ülkesinden vatandaşlarına uyarılar gelmesine sebep oldu. Ülkelerin temsilcilikleri, Lübnan’a seyahat edecek olan vatandaşlara kalabalık alanlardan uzak durmaları, yeterli gıda ve ilaç depolamaları gerektiği konusunda açıklamalar yaptı.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Lübnan’a yapılan seyahat uyarısında, İsrail, Lübnan Hizbullahı ve diğer devlet dışı aktörler arasındaki çatışmalar nedeniyle ülkeye seyahat edilmemesi konusunda ısrar etti. Eğer Lübnan’da bulunuyorsanız ve ticari seçenekler mevcut ise ülkeyi terk etmeniz tavsiye edildi. Fransa Dışişleri Bakanlığı ise son derece istikrarsız bir güvenlik bağlamında Fransız vatandaşlarının Lübnan’a seyahat etmemeleri konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca Almanya Dışişleri Bakanlığı da Lübnan’dan ayrılma çağrısında bulunarak kalabalık alanlardan uzak durulması, gıda ve ilaçların depolanması gerektiğini belirtti.
Fransa Dışişleri Bakanlığı’nın uyarısına göre, Orta Doğu’daki askeri tırmanma riskleri göz önünde bulundurularak Fransız vatandaşların Lübnan’a seyahat etmemeleri önemle tavsiye edildi. Almanya Dışişleri Bakanlığı da Lübnan’dan ayrılma çağrısının yanı sıra kalabalık alanlardan uzak durulmasını, gıda ve ilaç gibi önemli ürünlerin depolanmasını tavsiye etti.
Açıklamalara göre, durumun daha da tırmanması ve çatışmaların genişlemesi durumunda Lübnan’dan hava yoluyla ayrılmanın mümkün olmayabileceği belirtildi. Ayrıca, bulunduğunuz bölgede silah sesleri duyarsanız sığınak aramak, açık alanlardan uzak durmak ve mümkün olduğunca erzak bulundurmak gerektiği ifade edildi.
Sonuç olarak, Batılı ülkeler, İsrail ve Hizbullah arasındaki gerginliğin artmasıyla vatandaşlarına Lübnan’a seyahat etmemeleri konusunda uyarılarda bulundu. Bu uyarılar doğrultusunda, Lübnan’da bulunan veya seyahat planı yapan vatandaşların dikkatli olmaları ve gerekli tedbirleri almaları önem taşımaktadır. Bu süreçte güvenliğin ve sağlığın korunması öncelikli konular arasında yer almaktadır.
