Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, başkent Caracas’taki Devlet Başkanlık Sarayı Miraflores’te basına yaptığı açıklamada, protestolar sırasında yaşanan şiddet olaylarında 2 askerin hayatını kaybettiğini ve 120 güvenlik görevlisinin yaralandığını duyurdu. Maduro, gösteriler sırasında hastaneler, üniversiteler ve kamu araçlarının hedef alındığını belirtti ve bu saldırılarda bulunanları yakalayacaklarını ifade etti. Ayrıca, Ulusal Seçim Konseyi’ne yapılan siber saldırının arkasındaki gücün Elon Musk olduğunu iddia etti ve güvenlik sistemlerini güçlendireceklerini söyledi.
Maduro, basın mensuplarına göstericilerin yol açtığı şiddet olaylarını ekranlardan izletirken, barışçıl gösterilerle bu tür vandallıkların izah edilemeyeceğini vurguladı. Oldukça fazla sayıda okul, üniversite, hastane, süpermarket, ambulans ve polis aracının saldırıya uğradığını belirterek, bunu yapanların çoğunun oy kullanmadığını ve başkent Caracas’a Teksas’tan gelip ortalığı karıştırdıklarını iddia etti. Aynı zamanda, Ulusal Seçim Konseyinin açıkladığı seçim sonuçlarına herkesin saygı göstermesi gerektiğini ve anayasanın herkes için bağlayıcı olduğunu vurguladı.
ABD’nin 28 Temmuz’daki devlet başkanlığı seçimine atıfta bulunan Maduro, Donald Trump’ın 2020 başkanlık seçimlerine ilişkin yaptığı suçlamaları hatırlattı ve ABD’nin Venezuela’daki siyasi duruma çifte standardını eleştirdi. Ülkede barışı ve güvenliği sağlamakta kararlı olduklarını belirten Maduro, Venezuela’daki ekonomik, ticari ve ulaşım faaliyetlerinin büyük ölçüde canlandığını ve ülkenin iç işlerine karışılmasına karşı olduklarını dile getirdi.
Maduro, gün içerisinde Venezuela Yüksek Adalet Mahkemesine giderek, seçimlerde hile yapıldığı iddialarını araştırmak için başvuru yaptı ve muhalefeti ellerindeki kanıtları mahkemeye sunmaya çağırdı. Ayrıca, Venezuela Ulusal Meclis Başkanı Jorge Rodriguez, muhalefet lideri Maria Corina Machado’nun gösterdiği tutanakların sahte olduğunu savundu ve muhalefetin kamuoyunu kandırma çabalarını eleştirdi. Maduro, ABD’nin muhalefeti kullanarak Venezuela’da darbe planladığını ve bunun önlenmesi için güçlü ve zamanında bir tepki verdiklerini ifade etti. Geçmişte Juan Guaido ile benzer girişimler yaşandığını ancak güçlü bir karşılık verilmediğinde ülkenin kan gölüne dönüşebileceğini söyledi.
