ABD’de gerçekleştirilecek olan kasım ayı seçimlerine yönelik gerginlikler artmaya devam ediyor. Joe Biden’ın adaylık yarışından çekilmesinin ardından dikkatler ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris’e çevrildi. Harris’in potansiyel başkan adaylığı söz konusu olduğunda, rakibi olarak belirtilen Donald Trump ilginç bir açıklama yaptı. Chicago kentinde yapılan Ulusal Siyahi Gazeteciler Birliği kongresinde konuşan Trump, Harris’in etnik kökenine vurgu yaparak, onun Hint kökenli olmasına rağmen siyahi olarak bilinmek istediğini söyledi. Trump, Harris’in geçmişinde Hint kökenine vurgu yaptığını ancak son zamanlarda siyahi olarak tanınmak istediğini belirtti.
Başkanlık seçimlerine yönelik muhtemel rakibi olan Harris hakkında konuşan Trump, “Hint kökenli olduğunu ve sadece Hint mirasını teşvik ettiğini” ifade etti. Kendisinin Harris’i uzun zamandır tanıdığını ve onun Hint kökenini ön planda tuttuğunu belirten Trump, birkaç yıl öncesine kadar siyahi olduğunu bilmediğini ve bu kimliği benimsemeye başladığını belirtti. Trump’ın Harris hakkındaki bu açıklamaları Beyaz Saray’dan tepki çekti. Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, Trump’ın açıklamalarını “iğrenç ve aşağılayıcı” olarak nitelendirerek sert bir dille eleştirdi.
Trump, Harris’in etnik kimliğini sorgulayarak, onun “Hindistan kökenli mi, yoksa siyahi mi?” olduğunu öne sürdü. Bu ifadeleriyle Harris’in kimliğinin karmaşıklığını vurgulayan Trump, bu durumu seçim yarışının bir parçası olarak değerlendirdi. Harris’in geçmişinde Hint kökeninin ön planda olduğunu ancak son yıllarda siyahi kimliğini ön plana çıkardığını belirten Trump, bu durumu seçim sürecinde bir avantaj sağlamak için kullandığını ima etti.
ABD’de gerçekleştirilecek seçimlerdeki muhtemel rakibi olarak belirtilen Kamala Harris’in etnik kökeni üzerinden yaptığı açıklamalarla dikkat çeken Donald Trump, Harris’in kimliği konusunda şüphe uyandıran ifadeler kullandı. Bu durum, seçim atmosferindeki gerilimi arttırarak, siyasi tartışmaların seviyesini yükseltti. Beyaz Saray’ın açıklamalarıyla tepki çeken Trump, Harris ve seçim süreci hakkındaki polemikleri ile gündemdeki yerini korudu. Trump’ın ifadeleri, ABD’deki siyasi arenadaki karmaşık ilişkileri ve kimlik politikalarını bir kez daha gündeme getirdi.