ABD’nin 45. Başkanı olan Donald Trump, 20 Ocak 2021 tarihinde yemin ederek göreve başlamıştır. Başkanlık koltuğuna oturduğu günden itibaren tartışmalı kararları ve politikaları ile dikkat çekmiştir. Özellikle, geniş kapsamlı af yetkisini kullanması, kamuoyunda büyük bir yankı uyandırmış ve eleştiri oklarının hedefi olmuştur.
Göreve gelmesinin hemen ardından çeşitli af kararlarını imzalayan Trump, son olarak, 2020 yılında meydana gelen bir cinayete ilişkin alınan mahkeme kararlarını değiştiren bir af uygulamasına imza atmıştır. Bu af, toplumda yankı uyandıran birçok tartışmayı da beraberinde getirmiştir.
Trump’ın affettiği kişiler arasında, 2020 yılında 20 yaşındaki Karon Hylton-Brown isimli bir siyahiyi öldürmekten 5 yıl hapis cezasına çarptırılan eski Washington polisi Terence Sutton yer almaktadır. The Hill gazetesinin haberine göre, Trump, Sutton’ı “tam ve koşulsuz” olarak affetti. Bu durum, özellikle ırkçılık ve polis şiddeti konularında büyük tartışmalara neden olmuştur. Ayrıca, aynı cinayetle bağlantılı olarak kanıtları örtbas etmekten 4 yıl hapis cezasına çarptırılan polis memuru Andrew Zabavsky de Trump tarafından affedilmiştir.
Bunların yanı sıra, Trump görevde olduğu süre boyunca 1600 kişiye daha af çıkardığını açıklamıştır. Bu aflar, 6 Ocak 2021 tarihinde meydana gelen Kongre baskınına karışan kişiler için verilmiştir. Trump, bu olayla ilişkilendirilen birçok kişi için bu kararnameyi imzalamıştır. Ayrıca, “Silk Road” isimli internet sitesi üzerinden uyuşturucu ve yasa dışı ürünler satmak suçundan 2015 yılında ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Ross Ulbricht’i de affetmiştir. Tüm bu kararlar, Trump yönetiminin adalet sistemine olan yaklaşımını gözler önüne sermektedir.
ABD toplumu, Trump’ın affettiği kişiler ve bu kararların verilme biçimine yönelik çeşitli eleştirilerde bulunmuştur. Bu durum, Trump’ın tartışmalı yönetiminin bir yansıması olarak değerlendirilmektedir. Özellikle, ırkçılık ve polis şiddeti konularındaki tartışmalar, bu afların toplumda nasıl bir etki yarattığını gündeme getirmiştir. Trump, bu kararları ile yalnızca bireysel çarptırmaların üstesinden gelmekle kalmayıp, aynı zamanda adalet sistemine ve toplumsal normlara da derin bir etkide bulunmuştur.
Sonuç olarak, Donald Trump’ın göreve başlamasıyla birlikte af yetkisini kullanarak aldığı kararlar, kamuoyunda geniş yankılar bulmuş ve tartışmalara sebep olmuştur. Hem geçmişte yaşanan olaylarla güncel toplumsal meseleleri harmanlayan bu kararlar, Trump döneminin en çalkantılı ve tartışmalı anılarından biri olarak tarih sayfalarındaki yerini almıştır.