İsrail’in yoğun saldırıları sonucunda Lübnan’ın güney bölgelerinden kuzeyine doğru büyük bir göç yaşanmaktadır. Bu durum, Zehrani bölgesinden Sayda yönüne doğru olan yollarda eşi benzeri görülmemiş bir trafik yoğunluğunun oluşmasına neden olmuştur. Binlerce araç, saatlerce trafikte beklemekte ve yolun açılmasını beklemektedir.
Lübnan resmi ajansı NNA’nın verilerine göre, kuzeyde yaşanan yoğunluk nedeniyle araçlar neredeyse tamamen durmuş durumda ve hareket etmeleri neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Lübnanlılar, güvenlik güçlerinden trafiği açmalarını talep etmektedirler. Bu durum, kaçış yolundaki bekleyenler için zorlu bir süreci beraberinde getirmiştir.
İsrail ordusu, Lübnan’ın güney kentlerine ve diğer bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenleyerek büyük bir can kaybına sebep olmuştur. Lübnan Sağlık Bakanlığı, saldırılarda 24’ü çocuk ve 42’si kadın olmak üzere toplamda 492 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştur. Ayrıca 1645 kişi de yaralanmıştır. Bu saldırılar sonucunda ülkenin başkenti Beyrut’a ve kuzey bölgelerine göç dalgası başlamıştır.
Lübnan Eğitim Bakanlığı, ülke genelinde eğitime ara verilmesi kararını alırken İçişleri Bakanlığı da güney bölgelerindeki okulların, saldırılardan etkilenenlerin barınması için açıldığını belirtmiştir. Bu durum, ülkedeki normal yaşamın durma noktasına gelmesine ve halkın güvenliği için önlem alınmasını gerektirmiştir.
Bölgede yaşanan yoğun kaos ve göç dalgası, insanların hayatlarını riske atmalarına neden olmaktadır. Trafik yoğunluğunun artması ve saldırılardan kaçanların sayısının hızla artması, krizi derinleştirmektedir. Lübnan halkı, acil bir şekilde güvenli bölgelere ulaşmaya çalışırken, uluslararası yardım ve destek taleplerini artırmıştır.
Sonuç olarak, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları sonucunda yaşanan kaos ve göç dalgası ülkeyi derin bir krize sürüklemiştir. Can kaybının artması ve insanların güvenliği için alınacak önlemlerin önemi büyüktür. Uluslararası toplumun bu krize müdahale etmesi ve Lübnan halkına destek olması gerekmektedir.