Avrupa Birliği üyesi 27 ülkenin liderleri, Brüksel’de AB Konseyi Başkanı Antonio Costa’nın liderliğinde bir araya geldi. Bu toplantının amacı, Avrupa’nın savunmasının geleceği hakkında tartışmalarda bulunmak ve stratejik kararlar almaktır. AB ülkeleri, güvenlik tehditlerine karşı daha hazırlıklı hale gelmek ve ortak savunma harcamalarını artırmak adına çeşitli çözümler üzerinde durmayı planlıyorlar.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, toplantının öncesinde yaptığı açıklamada, üye ülkelerin gayrisafi yurt içi hasılalarının yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırma hedefinin bu yıl yeniden belirleneceğini duyurdu. Bu hedefin, NATO üyesi ülkeler arasında bir standart oluşturması ve savunma kapasitelerinin artırılması planlanıyor. Rutte, ayrıca mevcut taahhüdün daha yüksek bir rakama çıkarılacağını belirtti ve “Şu anda her bir müttefik için bulunduğumuz nokta ile olmamız gereken nokta arasındaki boşlukları değerlendiriyoruz” dedi.
Rutte’nin açıklamalarına göre, yeni kabiliyet hedefleri belirlenecek ve buna göre harcama taahhütleri de formüle edilecek. Bu yeni hedeflerin, önceki taahhütlerden önemli ölçüde yüksek olacağı öngörülüyor. NATO’nun yeni stratejileri doğrultusunda, liderler Avrupa’nın savunmasını güçlendirme yollarını da değerlendirecek. Rutte, “Savunma harcamalarımızı ve üretimimizi artırmalıyız” diyerek, daha fazla iş birliği ve kaynak ayrılması gerekliliğini vurguladı.
Taahhüt edilen yüzde 2’lik hedef, halihazırda NATO’nun 23 üyesi tarafından karşılanıyor. Ancak birçok ülkenin bu standardı yakalayamadığı ifade ediliyor. Bu durum, üye ülkeler arasında güvenlik ve savunma konusunda eşitsizliklerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Avrupa’nın güvenli bir gelecek inşa etmesi için bu eşitsizliklerin giderilmesi gerektiği, liderlerin üzerinde durduğu önemli bir mesele.
Ayrıca, Amerikan Başkanı Donald Trump’ın NATO ülkelerinin gayrisafi yurt içi hasılalarının yüzde 5’ini savunmaya ayırmaları gerektiğine dair talepleri de toplantıda ele alınacak konular arasında. Bu yaklaşım, Avrupa ülkelerinde bazı muhalefetlere neden olurken, Amerikan yönetiminin savunma harcamalarına ilişkin daha fazla katkı görme isteğini ortaya koyuyor. Ülkeler, savunma bütçeleri üzerinde farklı görüşlere sahip olsalar da, ortak güvenlik konusunda nihai bir uyum sağlamanın yollarını aramak zorundalar.
Özetle, Brüksel’deki bu önemli toplantı, Avrupa’nın savunma kapasitesinin artırılması ve NATO üyeleri arasında dayanışmanın güçlendirilmesi açısından büyük bir fırsat sunuyor. Üye ülkelerin, güvenlik tehditlerine karşı dayanıklılıklarını artırmak ve ortak harcama hedeflerine ulaşmak adına nasıl bir yol izleyecekleri merakla bekleniyor. Gelecek günlerde alınacak kararlar, Avrupa’nın savunma stratejisinin şekillenmesinde belirleyici rol oynayacak.
